Artık Testere Kullanırken İki Kere Düşüneceksiniz: Zamanında Kadınların Doğumunu ‘Kolaylaştırmak’ İçin İcat Edilmiş!
Daha önce duymadıysanız da biz söylüyoruz, çeşitli sektörlerde aktif olarak kullanılan testerenin icat edilme sebebi aslında bir zamanlar doğuma yardımcı olmaktı!
Kulağa oldukça ürkütücü geldiğinin farkındayız. Kafanızda canlanan testere ile doğumda kullanılan testere elbette aynı değil. Fakat icat edilme sebebinin doğum olduğu ortada. Peki sizce sebebi neydi?
Bazı buluşlar, başta kulağa biraz ürkütücü gelse de aslında tıbbi ilerlemelerin önemli bir parçası olabiliyorlar.
Testerenin tıbbi kullanımı da tam olarak böyle ortaya çıktı. 1785’te İskoç doktorlar John Aitken ve James Jeffray tarafından icat edilen testere, doğum sırasında kadınlar tarafından yaşanan zorlukları hafifletmek için tasarlanmıştı.
Ancak bu, her doğumda kullanılan bir yöntem değildi. Aksine bebek doğum kanalında sıkıştığında annenin hayatını kurtarmak için geliştirilmiş bir aletti.
Bu yöntem, doğum sırasında bebek sıkışırsa, annenin hayatını riske atmamak için kullanılıyordu.
Kadının kasık kemiği genişletilerek doğum kanalının boyutu genişletiliyor ve böylece bebeğin doğumu, ‘testere’ sayesinde kolaylaşıyordu. Bu şekilde anlatınca kolaymış gibi görünse de aslında oldukça riskli ve çok zor bir işlemdi.
Esnek bir testere olarak tasarlanan bu alet, kemikleri hızlı ve etkili bir şekilde kesmek için kullanılıyordu. Pelvisin ön kısmındaki simfizis pubis kemikleri arasında bir kesim gerçekleşiyor, Kesilen kemik, biraz genişletiliyor ve böylece pelvisin hacminin artması sağlanıyordu.
İlerleyen zamanlarda Doktor Bernhard Heine tarafından 1830’da geliştirilen osteotoma adlı alet, testerenin doğum cerrahisindeki rolünü değiştirdi.
Artık geliştirilen bu alet, bebek eğer doğum kanalına sıkışırsa annenin kemiklerini değil; dokularını kesmek için kullanılacaktı. O dönemin şartları bunu gerektirdiği için olabildiğince az hasarlı ve başarılı bir yöntem de böylelikle denenmiş oldu.
Bu aletin tıbbi kullanımı ne kadar ilkel ve acımasızca gelse de 18 ve 19. yüzyıllarda bu ilkel yöntemler, hayat kurtarıcı bir rol üstleniyordu. 1918’e gelindiğinde artık bizim kafamızda canlanan o motorlu testerelerin üretimi de başlanmıştı. Tabii bu kez odun kesmek içindi.
İlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz: